Fakültemiz Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Duran Ali Yıldırım tarafından ‘Cehâlet ve Câhiliye’ konulu konferans düzenlendi.
Cehalet ve cehl kavramlarının İslam literatüründe ilk akla gelen şekliyle 'bilmenin zıttı' olarak yer aldığını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Yıldırım, kavramın Câhiliye döneminde ise ‘azgınlık, serkeşlik, arzuların etkisinde kalma, hayvanî içgüdülere boyun eğme’ gibi anlamlarda kullanıldığını belirtti.
Cehâlet’in aynı zamanda bilgisizlik, kibir, bozgunculuk, serkeşlik gibi anlamlara gelen bir ahlâk terimi olarak da kullanıldığını ifade eden Yrd. Doç. Dr. Yıldırım, “Buradan cehâletin, bilgisizlikten çok daha farklı ve geniş bir anlama sahip olduğunu anlıyoruz. Vahşetin, haksızlığın, ahlâksızlığın, adaletsizliğin son derece yaygın olduğu şirk toplumlarının İslâm’la tanışmadan önceki haline ‘câhiliye toplumu’ denilmesinin sebebi budur. İnsanlardaki cehâlet, onları şirke, sapıklığa ve haksızlığa, ölçü ve kural tanımazlığa sevk eden bir fonksiyona sahiptir.” dedi.
“Cahiliye dönemini en iyi şekilde anlatan kaynak Kur’an-ı Kerim’dir”
Cahiliye döneminde din ve inanış olarak putperestliğin yaygın olduğunu, her aileyi temsil eden bir put bulunduğunu ve putların dışında bir üst tanrının da varlığına inanıldığını vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Yıldırım, bu dönemde yaşayan insanların bir adım sonrasını düşünmeden hareket eden, kural dışı yaşamayı seven bir kitleden oluştuğunu belirterek bu insanların bilmeyen değil aksine bildiklerini inkâr eden ve bu yönde hareket eden kişiler olduğunu söyledi.
Yrd. Doç. Dr. Yıldırım son olarak Cahiliye dönemini en iyi anlatan kaynağın Kur’an-ı Kerim olduğunun altını çizerek konuşmasını şöyle tamamladı: “Cehalet kelimesini Kur’an-ı Kerim üzerinden anlamaya çalışma sebebimiz Kur’an-ı Kerim’in yalnızca bizler için değil aslında o topluma inmiş olmasından kaynaklanmasıdır. Kur’an-ı Kerim o dönemde yaşayan toplumun bütün davranışlarını ele alıyor. Bu yüzden Cahiliye toplumunu anlayacağımız en önemli kitap Kur’an-ı Kerim’dir.”