Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) Rektör V. Prof. Dr. Hüseyin Karaman, Bilim Tarihçisi Prof. Dr. Fuat Sezgin ve Müslümanların Bilime Katkılarını anlattı.
KMÜ İslami İlimler Fakültesi Konferans Salonunda düzenlenen programa Karaman Valisi Tuncay Akkoyun, il ve üniversite protokolü, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, davetliler, üniversitenin akademik ve idari personeli ile çok sayıda öğrenci katıldı.
"1960 darbesi Fuat Sezgin'in hayatında bir kırılma noktası oldu"
"Prof. Dr. Fuat Sezgin ve Müslümanların Bilime Katkıları" konulu konferansı vermek için kürsüye gelen Rektör V. Prof. Dr. Hüseyin Karaman, Fuat Sezgin'in hayatını anlatarak, eserleri hakkında bilgi verdi.
Karaman, "Fuat Sezgin, 1943 yılında mühendis olma niyetiyle İstanbul'a gelmiştir. Alman şarkiyatçı Hellmut Ritter tarafından verilen bir seminere katılan Sezgin, seminerden çok etkilenmiş ve mühendis olma fikrinden vazgeçmiştir. Hellmut Ritter'in öğrencisi olmak istemiş, uzun uğraşlar sonucunda Arap ve Fars Filolojisi lisans eğitimine başlamıştır. 1947 yılında üniversiteyi bitirip 1950 yılında asistan olmuş, 1964’te doçentliğe, 1966 yılında ise profesörlüğe yükselmiştir. 1960 yılındaki askeri darbe Fuat Sezgin'in hayatında da bir kırılma noktası olmuştur. Ağabeyinin milletvekili ve bakan olmasından dolayı üniversiteden atılmıştır. Bunun üzerine yurt dışındaki üniversitelere başvuru yapmış ve Frankurt'taki Goethe Üniversitesi'nden olumlu cevap aldıktan sonra 1961'de Almanya'ya gitmiştir. Sezgin, bu tarihten sonra bilim tarihi çalışmalarına Almanya'da devam etmiştir." dedi.
"Kitabıyla dünyanın bilim tarihi paradigmasını değiştirdi"
Fuat Sezgin’in günde 17 saat çalışan çok önemli bir bilim adamı olduğunu vurgulayan Rektör Karaman konuşmasını şöyle sürdürdü: "Prof. Dr. Fuat Sezgin 60 ülke gezerek bütün kütüphaneleri dolaşmıştır. Yaklaşık 400 bin yazma eseri tarayarak Arap-İslam Bilimler Tarihi kitabının ilk cildini yazmak için 10 yıl çalışmıştır. Bu kitabı hazırlarken 27 dil öğrenen Sezgin, 17 ciltten oluşan eseriyle dünyanın bilim tarihi paradigmasını değiştirdi. Aldığı Kral Faysal Ödülü ile Frankurt'ta J. W. Goethe Üniversitesi'ne bağlı Arap-İslam Bilimleri Tarihi Enstitüsü'nü ve müzesini kurdu. Sezgin, bunların yanı sıra Türkiye'ye döndükten sonra 2008 yılında Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın desteğiyle İstanbul Gülhane Parkı içerisinde İslam, Bilim ve Teknoloji Müzesi'nin açılmasında öncü rol oynadı. Müzede İslam bilginlerinin astronomi, geometri, kimya, fizik gibi pek çok alanda 800'den fazla eseri yer almaktadır." dedi.
"Başarı çalışmaktan geçer, hiçbir şey tesadüf değildir"
Prof. Dr. Hüseyin Karaman, Fuat Sezgin'in gençlere verdiği tavsiyelere de değinerek "Fuat Sezgin, gençlere dinin buyurduklarını yerine getirme, sabırlı ve istikrarlı olma, Allah korkusu ile davranma konularında önemli tavsiyelerde bulunurdu. Ayrıca masanın başında oturup bedeniniz, ruhunuz ve aklınızla gerçekten kendinizi vererek okumanızı önerirdi. Gençler; okuyan, yazan ve düşünen bir millet olmalıyız. İnanır, çalışır ve gayret gösterirseniz yapamayacağınız hiçbir iş yoktur. Sizler de her şeyi başarabilirsiniz. Başarı çalışmaktan geçer, hiçbir şey tesadüf değildir." dedi.
Müslümanların bilime katkılarını da anlatan Rektör Karaman "Gazali, Cezeri, İbn-i Sina, Biruni, Kanuni gibi çok sayıda bilim adamımızın bilime pek çok katkısı olmuştur. Ülke ve millet olarak geçmişte vardık, günümüzde de yerli ve milli tüm bilimsel ve teknolojik imkanlarımız ile var olmaya devam ediyoruz. Ar-Ge ve inovasyon ile gelecekte de olmalıyız. Gençler, geleceğe dair kısa, orta ve uzun vadede hedefleriniz olmalı." diyerek sözlerini noktaladı.
Program, öğrencilerin sorularının cevaplandırılmasının ardından hediye takdimi ile sona erdi.